KANİ KARACA GÖRME ENGELLİLER İMAM-HATİP ORTAOKULU

KANİ KARACA GÖRME ENGELLİLER İMAM-HATİP ORTAOKULU

KANİ KARACA GÖRME ENGELLİLER İMAM-HATİP ORTAOKULU

 Değerli okurlarım bu gün beni heyecanlandıran, duygu yoğunluğu yaşatan kalbi güzel kendileri çiçek  Kur’an-ı Kerim bülbüllerinden bahsedeceğim. Bu Kur’an bülbüllerine bahçivan olan okul müdürümüzü tebrik ederken öğretmenlere ve tüm personellere kolaylıklar diler, kalbi ile gören ayetlere ses olan çocuklarımızın gözlerinden öpüyorum ve kainatın Merkezi Kabe’de misafir etmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Okulumuz, Gazi Üniversitesi yerleşkesi içinde yer almakta olup 2015-2016 Eğitim-Öğretim Yılında, Türkiye’nin ilk ve tek görme engelliler imam-hatip ortaokulu olarak açılmıştır.

    2021-2022  Eğitim – Öğretim Yılı itibariyle 4 şubemiz ve toplam 19 öğrencimiz bulunmaktadır.

   Okululumuzda Yenimahalle Müftülüğü ile birlikte yapılan protokolle örgün eğitimle birlikte hafızlık programı yürütülmekte olup 10 öğrencimiz hafızlık eğitimine devam etmektedir.

   Öğrencilerin okulumuza yerleştirme işlemleri görme engelli olduklarına dair heyet raporu doğrultusunda özel eğitim kurul kararınca yapılmaktadır.  

    Okulumuza imam hatip ortaokulu dışındaki diğer okullardan nakil geleceklere yerleştirme kararıyla birlikte denklik sınavı yapılmaktadır.

    Okulumuzda tam gün eğitim yapılmakta olup gündüzlü öğrencilerimiz okulumuza Ankara’nın değişik semtlerinden servislerle, hostesler eşliğinde ücretsiz bir şekilde taşınmaktadırlar.

   İl dışından gelen veya Ankara’da olup yatılı kalmak isteyen öğrencilerimiz Yenimahalle Müftülüğü ile yapılan protokol gereği Kur’an Kursunda kalmaktadırlar.

   Okulumuzun sınıf donatımları, ders araç gereçleri, fiziki mekân düzenlemeleri görme engelli öğrencilerimize yönelik uyarlanmıştır.

    Öğrencilerimiz okul içi etkinliklerde, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığının yaptığı tüm etkinlik, yarışma ve projelerde başarıyla yer almıştır.

     Gerek okulumuzdaki gerekse okul dışındaki proje çalışmalarına katılan öğrencilerimiz, kendini ifade edebilme, sosyalleşme, sorumluluk alma, bağımsız hareket edebilme, özgüven vb. olumlu tutum ve davranışlar kazanmaktadırlar.

     Okulumuzun diğer imam-hatip ortaokullarından akademik anlamda tek farkı; sınıf mevcutlarının 10 öğrenciyi geçmemesidir. Bu durum, öğrenme ortamında öğrencilerimizle birebir ilgilenme imkânı sağladığı için önemli bir fırsattır.

     Görme engelli ortaokullar arasında okulumuzun tercih ediliyor olması; okulumuzun akademik eğitimle birlikte dini eğitim alanında da öğrencilerimizin ihtiyaçlarına cevap verebilecek bir yapıda olmasıdır.  

    Amacımız; Okulumuzu tüm Türkiye’de gerek fiziki imkânlar bakımından gerekse akademik açıdan görme engelli öğrencilerimiz tarafından daha fazla tercih edilebilen bir okul haline getirmek ve Bakanlığımızın 2023 Eğitim Vizyonu doğrultusunda idari yapımız ve öğretmen kadromuzla öğrencilerimizi; dinî, millî ve ahlâkî değerlerine bağlı, engellere karşı mücadele edebilen, sorumluluğunun farkında olan bireyler olarak yetiştirmektir. Okul müdürümüz (Sezai Çelik) emeği geçen tüm çalışanlarını tebrik ediyorum.

“Göz bakar, gönül görür” sözleri neyi ifade eder dersiniz? 

Gözle bakmak, gönülle görmenin anlamını bulmak için çoğu kez düşünmüşüzdür her halde.

Gözlerin iç dünyamızın dışa açılan pencereleri olduğu gerçeğin bir payı vardır mutlaka.

İnsan bakar da baktığını göremeyebilir, çünkü bakmak ve görmek birbirinden ayrı şeylerdir. Bakmak, göz organının yüzeysel bir işidir. Görmek ise aklın, mantığın, kalbin, gönlün, ruhun, birlikte bakmasıyla karar vermesi ile olur. Bakmak her zaman yetmeyebilir, görmeyi de bilmek işin aslı.

Şöyle bir hikayeyi da hatırlatmakta fayda var  :

“Doğuştan görme engelli olan bir adam gece karanlığında ezbere bildiği bir yoldan ilerlerken  yolunu aydınlatmak için elinde bir fenerle yürüyor. Karşıdan gelen ve kendisini tanıyan bir şahısla karşı karşıya geliyor. Bu şahıs kendisine,”Bre kör adam sen zaten görmüyorsun ki, o fener ne işine yarayacak” diyor. Görme engelli adamın cevabı ise şöyle oluyor: “Feneri kendim için değil, senin gibiler için taşıyorum ki ben onları görmesem de onlar beni görsün ki çarpılmamış olalım. Benim gözüm kör ama senin kalbin körmüş. Asıl kör olan ben değil de sensin”.

Dünya gözü ile bakan, yüzü

Gönül gözü ile bakan, özü görür.

(Hz Mevlana)

GÖRME engellilerin okuyup yazmak için kullandıkları, noktalardan oluşan kabartma bir yazı sistemi bulunmaktadır. Bu yazı sistemi, 1829'da Luis Braille adlı bir kişi tarafından bulunmuştur. Luis Braille 1809'da Fransa'da doğmuş ve küçük yaşta gözlerini kaybetmiştir. Resim kartonuna benzer kâğıtlar üzerine kabartılmış noktalardan oluşan yazı, görme engelliler tarafından parmak uçlarıyla okunmaktadır. Altı nokta sisteminden oluşan bu yazıya " Braille yazı" denilmektedir. Braille yazı, normal yazı gibi tükenmez ya da kurşun kalem kullanılarak yazılmaz; çünkü kabartma noktaların belli aralıklarla düzenli bir şekilde bir araya getirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle yazı yazmak için tablet veya daktilo adı verilen özel yapılmış araçlar kullanılmaktadır. Tablete takılan kâğıt, ucu sivri özel bir kalem aracılığıyla kabartılmaktadır.

Kendileri için hazırlanan özel kur,anı kerimleri okuyarak  azimle kur,ânı kerimi hıfz eden ,  bu üstün yetenekli , küçük Hafızlarımızın Hicazı ziyaret etmenin hayallerini ,kurduklarını biliyormuydunuz ? 

Servis Rehberi  Ebru Bozdoğan Hocaları tarafından bana ulaşarak taleplerini beyan etmişlerdir. 

şimdi tek temennimiz iki senedir kapalı olan ümre vizelerinin açılması ile resmi mercilerden izin alarak kendilerini mekkede, Beytü Rahman da Kabei-i  Muazamada ve Medinede Beytü Resulde  misafir  etmektir inşallah.

KABENİN KOMŞUSU