Genç kalmak artık hayal değil.

Haber Araştırmacı Yazar Hasan Hasrat AZERBAYCAN.

1. Okuculara kendinizi biraz tanıdırmısınız?

Ben Heydarova Sevinç Abisalam kızı, nörölöji uzmanı, bundan başka rejeneratif tıp ve kök hücre uzmanıyım.Rejeneratif tıp ve kök hücre aslında Türkiye için də Azerbaycan için de yeni bi termindir.

2. Tıp fakültesini isteyerek mi seçtiniz?

Çocukluktan babama çok düşkünüm. Babam savcı olduğundan hep savcı olmak istemiştim. Babam gibi insanların hukuklarını koruğucaktım. Dedem ise başarılı doktordu. Rahmetli benim doktor olmamı çok istiyordu. Çocukken iyne yapağı o öğretmişti bana. Hep onun hasta müayinelerini izlerdim, hastaların onu nasıl sevdiklerini, teşekkür etdiklerinin şahidi oldum. Okulu hep pek iyi ile okudum, örnek talebe idim. Okulun son yıllarında babama onun gibi savcı olmak istediğimi söyledim. Bana karşı çıkmadı, ama bana bi savcı kadının zor taraflarını gösterdi. Ben babamı dinledim doktor olmağa karar verdim. Buna en çok dedem sevinmişti.

3. Mezun olduktan sonrakı uğurlarınız?

Azerbeycan Tıp Üniversitesini den mezun oldum.. Özel hastanede işe başladım.Kısa zamanda artık yeni bi hayatım olduğunu anladım. Doktorların kendi hayatı olmazmış, hayatları hep hastalıklar, hastalar ve tedavi etdiklerin insanların sevinç, mutlulukları, çaresiz kaldıklarında mutsuzluklarından ibaretmiş. Ve bu güne kadar doktor olmaktan hiç pişman olmadım.Hep seyahet etdim, dünya kongrelerine katıldım yeni ne gördüğsem kendi ülkemde nede olmasın dedim ve aynı hizmeti ülkeme getirdim. Ben insanlara şifa vermek için geldim bu dünyaya, bu düşünce hep mutluluk verdi bana. İyi ki doktor olmuşum.

Başarılarımdan dolayı bana yeni bi proje verildi. Bunun için Almaniyaya gitdim. İnme merkezinin kurulması yönünde tahsil aldım geri döndüğümde insanları inme ile bilgilendirdim. Tedavileri için 3-4.5 saat leri olduğunu, inme merkezinin önemini ve inme semptomlrı konuştum.

Sonra tesadüf sonucu (aslında tesadüflere hiç inanmam) proloterapi denilen bi tedavi yöntemi iıe tanış oldum. Sağalan hastaları gördükce neden bizde de olması düşündüm ve hemen İstanbula gitdim proloterapi Merkezinde tahsil aldim, aynı sistemin daha geniş şekilde rejeneratif tıp Merkezini Baküde kurdum. 11 yıldan çoktur ki boyun, bel fıtığı, spondilyoz, diz ağrıları, eklem kireclenmeleri, fibromialji, tendonit, miqren ağrıları vs sağalması zor hastalıkları tedavi etdik. Ağrı semptomunu baskılayarak değil, ağrıyı yaratan sebepi tedavi etdik. Proloterapinin en güzel avantajı zararsız olması, her yaşta yapıla bilmesi, ve vücudun kendi kendini tamir ede bilmesidir.

5. Kök hücre tedavi hakkında insanlara bilgi verirmisiniz?

Allah bize sağalmamız için, güzelleşmemiz için beden yağımızda kök hücreler saklamış. Kök hücreler bize Allahtan bi hediyyedir diye düşünüyorum. Ta eskiden dede-babalarımız eklem ağrılarını kuyruk yağı ile masaj yaparak tedavi etmişler. İnsanlar yağda kök hücre olduğundan habersiz instinktiv olarak bunları yapmış. Sonradan yağın kök hücrelerle zengin olduğu keşf edilmiş ve bir çok hastalıkların tedavisinde umut olmuştur.

Kök hücre tedavi hep ilgimi çekmiştir. Bununla elakalı bir çok mekaleler okudum. 2017-ci yılda Rejeneratif Tıp ve Kök Hücre Merkezi kurma kararı aldım. Bunun için İstanbulda kök hücre okulunu okudum. Kök hücre kongresinde Biotren biotechnology şirketi ile tanışdık. Bu şirket kök hücre laboratuarının kurulmasında bana çok yardımçı oldular. Söylemek isterim ki dünyada bir numaralı labaratuardır. Daha ucuzlarını ala bilirdik. Ama kök hücre hassas hücrelerdir. Isı sistemi doğru olmayan cihazlarda hemen öle biliyorlar , ve ya sentrifüj çok önemlidir. Orjinal cihaz olmazsa kaliteli kök hücre alamazsınız ve hasta iyileştiremezsiniz. Ben her zaman her şeyin en iyisini yapmak taraftarıyım. Biotrenbiothechnology bana Azerbeycandakı nümayendeliğini verdi. İSSCA ya üzv oldum. Kök hücre bilgilerimi daim yeniledim, elmi makaleler yazdım, sunumlar yaptık.

İstanbulda Regen.İC , Baküde RegenStem Center i kurduk. Azərbeycanda ilk rejeneratif tıp ve kök hücre merkezidir. 3 yıldır yüzlerle hastaları tedavi etdik, güzelleşdirdik. Merkezimizde eklem hastalıkları, omurga hastalıkları, antiaging, plastik cerrahi, saç tedavisi, yanık izlerinin tedavisi, bunların yanı sıra jinekolojide, ürölöjide kök hücre tedavileri yapılmaktadır.

6. Kök hücre ile 15 yaş gençleşme konuşuluyor, bu bir boş konuşma mı, yoksa gerçek mi?

Kök hücreler mucizevi hücrelerdir. Onlar ömür boyu bölünüb çoğalmak, transfer edildikleri tokuya dönüşmek, doku yenilemek kabiliyetine sahiptirler. Bir çok hastalıkların tedavisinde başarı ile kullanıldığı gibi antiaging, gençleşmede de çok kullanıldı. Olay şu: bir yıllar geçdikçe, yaşlandıkça gençlik hücrelerimizi yitiriyoruz. Kök hücre tedaviyle milyonlarla kök hücreleri, gençlik hücrelerini yüze transfer ederek, 15 yaş gençleşme elde ede biliyoruz. Kök hücre tedaviden sonra herkes yüzünüzdeki deyişimi fark eder, gençleştiyinizi söylerler, amma ne yaptığınızı anlayamazlar. Çünki kök hücre doğal olarak sizi 15 yıl önceye götürür. En güzel tarafı kalıcı dolgu sağlaya bilmesidir. Bir prosedürle bir kaç problemleri hall etmek mümükün: kırışıklıklar giderilir, lekeler tedavi edilir, yüz derisi daha parlak bebeksi olur, lifting efekti,kalıcı yanak, dudak dolgusu, nasolabial dolgu, skar tedavisi, yanık izleri tedavisi yapıla bilir. Her zaman hastanın isteklerini göz önüne alındırma taraftarıyımdır.

7. Biraz da gelecek planlarınızdan konuşun?

Gelecek planlarımız çok büyük. Yakın zamanda Azerbeycanda analogu olmayan bi labaratuar kurmağı planlıyoruz. Şəkər hastalıkları, irsi hastalıklar, srebral palsi hastalıkları, MS hastalıkları vs kimi tedavisi mümkünsüz olan hastalıkların tedavisine umut olucağımızı düşünüyorum.