SAY - SAFA VE MERVE TEPESİ

SAY - SAFA VE MERVE TEPESİ
SAY - SAFA VE MERVE TEPESİ
SAY - SAFA VE MERVE TEPESİ
SAY - SAFA VE MERVE TEPESİ
SAY - SAFA VE MERVE TEPESİ
SAY - SAFA VE MERVE TEPESİ

SAY-SAFA VE MERVE TEPESİ
Safâ, Mekke’nin doğusundaki Ebûkubeys dağının eteğinde Mescid-i Harâm’ın kuzeydoğusunda, Merve’den biraz daha daha yüksek ve Kâbe’ye daha yakın bir tepedir. Safâ’nın tam karşısındaki Merve ise Mekke’nin batısındaki Kuaykıân dağının eteğinde, Harem-i Şerifin kuzeybatısında ve Kâbe’nin Rüknülırâkî köşesinin karşısında yer alır. Her iki tepe arasındaki uzaklık yaklaşık 400 metredir. Safâ ile Merve arasındaki vadi zamanla doldurulup yükseltilerek tesviye edilmiş, zemini yürüyüş için uygun hale getirilerek tepelere çıkmayı kolaylaştıran merdivenler yapılmış ve hac mevsimlerinde geceleri aydınlatılmıştır. İki tepe arasındaki sa’y yapılan alanın üstü 1922’de kapatılarak hac ve umre yapanlar kısmen güneşten ve tozdan topraktan  korunmuştur. 1955-1976 yılları arasındaki genişletmede burası Mescid-i Harâm’a katılmış ve sa’y yolu iki katlı olarak tasarlanmıştır. Günümüze kadar defalarca muhteşem çalışmalarlar sonrası  genişletililmiştir .
Kur’ân-ı Kerîm’de Safâ ve Merve’nin Allah’ın koyduğu sembollerden olduğu belirtilmekte, bu iki tepe arasında sa’y etmenin hac ve umre ibadetinin parçası olduğu vurgulanmaktadır (el-Bakara 2/158). Hz. İbrâhim  oğlu İsmâil  aleyhisselâm ile Kâbe’nin yapımını tamamladıktan sonra hacla ilgili menâsikin tamamını uygulamalı olarak onlara öğreten Cebrâil -aleyhisselâm-, Safâ ve Merve tepeleri arasında sa’y etmelerini de göstermiştir.Hz. Hâcer’in oğlu İsmâil’e su bulmak için iki tepe arasında telâşla koşuşturmasının, tâbi tutulduğu bu şiddetli imtihanı Allah’a olan güveni ve inancı uğruna sıkıntılara göğüs germesine bir ödül olarak başarmasının anısını canlandıran bu uygulama, Mekke’de putperestlik inancının yaygınlaşmasıyla terkedilmiş, İslâm’ın gelişiyle birlikte tekrar hac ve umrenin bir parçası olarak başlatılmıştır.

Safâ ile Merve tepelerine çıktığı zaman Kâbe’ye dönerek ellerini yukarıya kaldırıp dua ederdi. İbn Abbas ellerin kaldırılacağı yedi yer arasında bu iki tepeyi de saymıştır (Ezrakī, I, 279).
Safâ ile Merve arasındaki sa‘y yerinin (mes‘â) uzunluğu 394,5 ve genişliği 20 metredir. Safâ’ya yakın olan tarafta iki yeşil ışık arasında 55 metrelik mesafede hervele yapılır  , peygamber  efendimiz mekkeli kureyşliler müslümanlar yoruldular demesinler diye  hervele yapmalarını istemiştir.

Sözlükte “çalışmak; yürümek, koşmak” gibi anlamlara gelen sa‘y, fıkıh terimi olarak hac ve umre tavaflarından sonra Safâ tepesinden başlayarak dördü gidiş, üçü dönüş olmak üzere Safâ ile Merve tepeleri arasında toplam yedi defa gidip gelmeyi ifade eder. Gidiş ve gelişlerden her birine şavt, sa‘yin yapıldığı yere mes‘â denilir. Bu tepeler arasındaki sa‘y yerinin uzunluğu 394,5, genişliği 20 metredir.
Kur’ân-ı Kerîm’de ve hadislerde sa‘y kelimesi ve  Efendimiz sav Peygamber’in hac yaparken Safâ ile Merve tepeleri arasında sa‘y etmiş olması İbn Abbas tarafından nakledilen ve genel kabul gören rivayete göre Hz. İbrahim’in eşi Hâcer’in, oğlu İsmâil için su aramak maksadıyla bu iki tepe arasında koşması sa‘yin menşeini oluşturur .
Sa‘ye Safâ tepesinden başlanır, Merve tepesinden başlanırsa birinci şavt geçersiz sayılır. Zira Resûl-i Ekrem, Safâ tepesine doğru yürürken Bakara sûresinin 158. âyetini okuyup burada önce 
Safâ’nın zikredildiğine işaretle, “Allah’ın başladığı yerden başlıyoruz” demiştir (Müslim, “Ḥac”, 147; İbn Mâce, “Menâsik”, 84).

‎نَّ الصَّفَا وَالْمَرْوَةَ مِن شَعَآئِرِ اللّهِ فَمَنْ حَجَّ الْبَيْتَ أَوِ اعْتَمَرَ فَلاَ جُنَاحَ عَلَيْهِ أَن يَطَّوَّفَ بِهِمَا وَمَن تَطَوَّعَ خَيْرًا فَإِنَّ اللّهَ شَاكِرٌ عَلِيمٌ ﴿١٥٨﴾
158.
İnnes safâ vel mervete min şeâirillâh(şeâirillâhi), fe men haccel beyte evı’temera fe lâ cunâha aleyhi en yettavvefe bi himâ ve men tetavvaa hayran, fe innallâhe şâkirun alîm(alîmun).
Muhakkak ki Safa ve Merve, Allah’ın (ibadet yerlerini gösterir dîni) şiarlarındandır (işaretlerindendir). Artık kim beyt’i (Kâbe’yi) hacceder veya umre (niyetiyle) ziyareti yaparsa, o taktirde, iki (niyetle) tavaf etmesinde bir günah yoktur. Her kim de isteyerek (kendiliğinden) hayır olarak (fazladan tavaf) yaparsa mutlaka Allah Şakir’dir (şükrün karşılığını verendir) ve Alîmdir (en iyi bilendir.
Sa‘y tavaftan sonra yapılmalıdır, tavaftan önceki sa‘y geçersiz olup iadesi gerekir. 
Sa‘yin başlıca sünnetleri şunlardır: 1. Niyet etmek. Hanbelîler’e göre sa‘yde niyet şarttır. 2. Sa‘ye tavaftan sonra ara vermeden başlamak. 3. Sa‘yden önce ve iki rek‘atlık 7. Sa‘y yapılan yerin belirli bölgesinde (günümüzde yeşil ışıkla aydınlatılmış direkler arasında) kısa adımlarla süratli ve çalımlı yürümek (hervele yapmak). Bu hüküm sadece erkekler içindir, kadınlar hervele yapmaz. Konuşmak, yemek içmek gibi tavafta mubah olan her şey sa‘yde de mubahtır. Farz namaz veya cenaze namazı için sa‘ye ara vermek câizdir. Sa‘y esnasında alışveriş yapmak ve tavaftan sonra çok uzun müddet ara vermek ise mekruh sayılmıştır.
Rabbim eda ettiğimiz ümremizi  mebrur eylesin inşallah.

KABENİN KOMŞUSU