NUR'UL İSLAM CAMİİ'NE RAMAZAN AYINDAİMAM ATANMADI

NUR'UL İSLAM CAMİİ'NE RAMAZAN AYINDAİMAM ATANMADI

NUR'UL İSLAM CAMİİ'NE RAMAZAN AYINDAİMAM ATANMADI 

Düziçi Akçakoyunlu Camii'ne imam atanmaması tepkilere neden oluyor. 

Camii Dernek Başkanı Sayın Hasan Kazgı yaptığı açıklamada şöyle dedi;

Osmaniye ili Düziçi İlçesi Akçakoyunlu köyü Nurul İslam camisinin imam kadrosu var lakin personel eksikliği/nakil talebi olmadığından dolayı imam ataması yapılamamıştır. 
İl/İlçe merkezlerinde bir camide iki imam (imam ve müezzin) var ilken İmamı olmayan camimize geçici görevlide olsa Cuma  namazına bile imam gönderilmediğinden dolayı köy halkı cuma namazı için diğer köylere ve şehir merkezine gitmek zorunda kalıyorlar. 
Ramazan geldi teravih namazı için bile camimize bir imam gönderilmiyor sa sözün bittiği yerdeyim diyorum.

Camimizde Cem olabilmemiz için kadrosu eksik olan camilerimize DİB tarafından din görevlisi kardeşlerimizin atanmasını elzem buluyorum.

Dernek Başkanı Sayın Hasan Kazgı şöyle devam etti;

CAMİLER İMAMSIZ KALMASIN 
Cenab-ı Hak; cami ve mescitleri bir nevi kendi evi saydığı için başta Kâbe olmak üzere ibadethanelere “Allah’ın evleri” denir.  Cami ve mescitlerin ana merkezi Kâbe’dir ve yer yüzünde ilk bina edilen ibadethanedir. “İnsanlar için bina edilen ilk ibadet evi Mekke’de âlemlere bereket ve hidayet kaynağı olarak kurulan Kâbe’dir.” (Âl-i İmran, 96) 

Diyanet işleri Başkanlığı internet sitesine girdiğimizde ise bizim cami ile birlikte Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın açıklanasında da görüldüğü üzere Türkiye genelinde 10 bin imama ihtiyaç duyulduğunu açıkladı.
Bunun üzerine harekete geçtiklerini belirten Erbaş, "7 bin 800 atama yapacağız. Bunlardan 5 bin 600'ü imam, 1500'i Kur'an kursu öğretmeni, 700'ü müezzin. Atamaları Ramazan'a yetiştireceğiz inşallah.

Sayın DiB başkanı 10.000 imam eksiği var lakin 5.600 atama yapacağız diyor. Buda atama yapılsa bile 4.400 caminin kapısının kilitli kalacağını gösteriyor.
Camilerimiz Diyanet İşleri Başkanlığımızın varlık sebebidir. Camilerimiz müminlerin günde beş defa ilahi huzura beraber çıktıkları müstesna yerler olup İslam’ın temel ölçülerinin insanlara tebliğ  edildiği irșad mektepleridirler. Beytullah'ın şubesi mesabesinde ki bu evlerin müdavimi ve misafiri olabilmek ne güzel bir nimettir.  Cenâb-ı hak bizlere bizden öncekilere vermediğinden daha çok imkânlar vermesine rağmen bu imkânlarla daha güzel neticelere imza atmamıza rağmen maalesef Camilerimiz ilim, irfan ve hikmet mektebi olması gerekirken sadece namazgâh olarak kalmışlardır. Çok üzülüyorum içim acıyor ama batı tipi yaşam biçimi tüm dünyaya ve İslam toplumlarına egemen olunca camilere olan rağbet azaldı. İslâm’ın altın çağındaki canlılığını ve belirleyiciliğini kaybetti. 

Camilerin İslâm’ın ilk yıllarındaki işlevini yitirip içinin boşalmasına ne yazık ki biz Müslümanlar zemin hazırladık. Çeşitli İslâmî akımlar, kendilerine cami dışında merkezler edindiler. Camileri boşaltıp, kendi kendimizi vakıflarımıza, derneklerimize, tekkelerimize hapsettiğimiz günden beridir cem olmaktan, cemaat olmaktan da uzaklaştık. Saray gibi camiler yaptırıyoruz, camiye gitmemiz gerekirken dernek ve vakıflarda küçük odalarda namaz eda etmeye çalışılıyor

Ramazan ayımızı en kalbi duygularımla tebrik ederim. Başı Rahmet, Ortası Mağfiret Sonu Cehennem Azabından Kurtuluş olan oruç ayı Ramazan-ı Şerifimiz Mübarek Olsun.