İSLAM’DA KADININ YERİ VE 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

İSLAM’DA KADININ YERİ VE 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

(KÂBE KOMŞUSU EMİYRA BAYRAK MAKKAH)

İslam, kadını saygıdeğer bir varlık olarak görür ve ailenin temel direği kabul eder. Tarih boyunca kadınlar, farklı toplumlarda çeşitli ayrımcılıklara maruz kalmış olsa da İslam’ın gelişiyle birlikte kadına verilen değer ve haklar net bir şekilde belirlenmiştir.

Dünyada insan hakları standartlarının yükselmesiyle birlikte kadın hakları konusunda önemli adımlar atılmıştır. Birleşmiş Milletler tarafından 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart, Dünya Kadınlar Günü olarak ilan edilmiştir. Ancak İslam, bundan çok önce kadını onurlandırmış, onun birey olarak haklarını teminat altına almıştır.

İslam öncesi dönemde kadın, değersiz bir varlık olarak görülürken, İslamiyet’in gelişiyle birlikte kadın; anne, eş, evlat ve kardeş olarak toplumda önemli bir konuma getirilmiştir. Kur’ân-ı Kerim’de kadınlarla ilgili pek çok ayet yer almakta, onların hakları açıkça belirtilmektedir. Hz. Muhammed (S.A.V) de kadınların değerine dikkat çekerek şöyle buyurmuştur:

“Allah sizden; kadınlara karşı iyi ve hayırlı olmanızı ister; çünkü onlar, sizin analarınız, kızlarınız veya teyzelerinizdir.”

Kadın, miras hakkı, mülk edinme, ticaret yapma, hukuki tasarrufta bulunma gibi pek çok hakka sahiptir. Kendi kararlarını özgürce verebilir ve kimseden izin almak zorunda değildir.

Bu çerçevede, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün, savaşın, şiddetin ve ayrımcılığın mağdur ettiği kadınlar için umut olmasını diliyoruz. Kadının öz değerinin daha iyi anlaşılması ve haklarının korunması konusunda küresel düzeyde farkındalık oluşmasını temenni ediyoruz.